Güncel Manşet

Zor soru: Solcular ve Boğaziçi’nde dikilen akademisyenler, Gazze için neden bir kelime etmedi?

Sosyolog Adem Palabıyık, İsrail’in yaptığı katliamların toplumun bütün kesimlerini tehdit ettiğini belirterek, “İsrail’in çocuk, kadın, yaşlı, bebek, engelli demeden katlettiği insanların sayısı 10 binlere ulaştı. Biz de ise hala yaşanan..

Zor soru: Solcular ve Boğaziçi’nde dikilen akademisyenler, Gazze için neden bir kelime etmedi?

Sosyolog Adem Palabıyık, İsrail’in yaptığı katliamların toplumun bütün kesimlerini tehdit ettiğini belirterek, “İsrail’in çocuk, kadın, yaşlı, bebek, engelli demeden katlettiği insanların sayısı 10 binlere ulaştı. Biz de ise hala yaşanan katliam ile alakalı tek bir kelime etmeyenler var. Mesela Boğaziçi’nde dikilen akademisyenler Gazze’de katledilen insanlık için neden bir kelime etmedi?’ dedi.

Zor soru: Solcular ve Boğaziçi’nde dikilen akademisyenler, Gazze için neden bir kelime etmedi?

İsrail’in katliamları ile alakalı açıklama yapan Palabıyık, İsrail’in görülmemiş bir katliam yaptığını söyledi.

İsrail’in artık devlet aklını iyice kaybettiğini ve inandıkları saçma kehaneti gerçekleştirmenin yollarını aradığını ifade eden Palabıyık, “Define avcısı gibi kehanet peşinde koşan İsrail, bugüne kadar 4 binden fazla bebek katletti. Bütün dünya halkları ise İsrail’i kınıyor, tepkilerini ortaya koyuyor. Lakin bizdeki bazı toplumsal kesimler tek bir kelime dahi etmiyor. LGBT olaylarında en ön saflarda yer alarak ‘hepimiz ibneyiz’ diyenler nerede? Onlar için Gazzeli Müslümanlar insan değil mi? Yahut kadınlar ile alakalı en küçük meselelerde sokaklara dökülen feminist zihniyet nerede? Cinsiyet savunuculuğu yaparken iyi de, Gazzeli kadınları savunmak bu kadar mı zor? Bu iki yüzlülük değil mi? Çocukların cinsiyet yönelimine etki eden sözde cerrahlar nerede? Küçük çocuklara LGBT’yi sevdirmek için her şeyi yapan sözde doktorlar nerede? Yok mu Gazzeli bir kadını savunacak yürek bunlarda? Yahut 2 yıldır Boğaziçi’nde dikilerek sözde ‘hak arıyoruz’ diyen akademisyenler nerede? Kaç zamandır dikilirken her şey hoş da, Gazze’de üniversiteler bombalanırken neden sesleri çıkmıyor? Charle Hebbo olayında ön saflarda yer alanlar ve Batı’yı modernliğin merkezine koyanlar için Gazze’de katledilen masum halk için neden hiç yürüyüş yapmadılar? ‘Benim bedenim benim kararım’ diyerek askerlere ve polislere saldıranlar, İsrail Konsolosluğu önünde tek bir nara attılar mı? Elbette hayır. İşte bu sebepten Gazze meselesi bir turnusol kağıdı görevi görüyor. Herkes rengini belli edecektir. Elbette renksizler de olacaktır” diye konuştu.

“TÜRK İLE KÜRT SOLU, GAZZE İÇİN NEDEN SESSİZ”

Türkiye’de solun kötü bir sınav verdiğini belirten Palabıyık, “İsrail, ideoloji gözetmeden insanları katlederken ülkemizdeki solcular ise çok kötü bir sınav veriyor. Buna rağmen sosyalistlerden tek kelime duymuyoruz, çünkü onlar konuya ideolojik bakıyorlar. Konu iktidar olunca kıyasıya eleştiri yapanlar, kalemşörlük yapanlar Gazze karşısında donakalıyorlar. Halbuki sol, pratik üzerine inşa edilen bir ideolojidir. Aynı zamanda eylemsel bir arka planı da içerir. Ama ne Türk solu ne de Kürt solu bu konuda bir adım atmıyor. Böylece kendi arka planlarını çökertiyorlar ve maskeleri düşüyor. Demek oluyor ki ideoloji onlar için her şey ama insanlık hiçbir şeydir. Yazıklar olsun” ifadelerini kullandı. İHA

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL